Dünyada ve Türkiye’de Keten ve Keten Lifi Üretimi

Türkiye’nin geleneksel tarım ürünleri arasına sayılan keten son yıllarda neredeyse zirai hayattan bütünüyle silinme noktasına gelmişse de yerel yönetimlerin desteğiyle küçük çaplı da olsa yeni girişimler söz konusu olmuştur. Aslında keten stratejik önemi olan bir tarım ürünüdür. Sürdürülebilirliğin sıkça konuşulduğu günümüzde çevreye zararlı ürünlere alternatifler arayışı noktasında lifli bitkilerin önemi giderek artmaktadır. Dünyada ve Türkiye’de ketenin hem lif hem yağı için üretiminde son durumu değerlendirdik.

ketenin geniş adaptasyon kabiliyeti sayesinde değişen çevre koşullarına pamuk ve jütten daha kolay adapte olup her ikisinden de daha dayanıklı bir lif bitkisidir. Bu özelliği de son yıllarda etkisini daha da şiddetli bir şekilde hissettiren ekstrem hava olayları karşısında ketenin çok daha tercih edilebilir bir bitki olmasını sağlayan önemli bir avantajıdır. Keten hem yazlık hem de kışlık yetiştiriciliği yapılabilen bir tarım ürünüdür. Çok yüksek sıcaklıklara ve soğuğa tahammülü olmayan bir bitkidir. Özellikle de lif eldesi amacıyla yapılan yetiştiricilikte bitki için yüksek sıcaklıklar ve kuraklık istenmeyen bir durumdur. Bitki, çiçeklenme döneminde 0°C’nin altındaki sıcaklıklardan olumsuz etkilenmektedir. Bitki için 10° – 30°C arası sıcaklıklar idealdir.  Keten kısa sürede gelişimini tamamlar. Keten, çeşide ve yetiştirildiği coğrafi şartlara göre değişmekle beraber 45 – 60 günde vejetatif gelişimini, 15 – 25 günde çiçeklenmesini, 30 – 40 günde de meyve olgunluğunu tamamlamaktadır. Gelişimini 90 - 120 günde tamamladığını söyleyebiliriz. Bitkinin bu özelliği de ikinci ürün alınmasına müsaade etmekte, bu anlamda da iyi bir münavebe bitkisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Buğday, arpa, yulaf gibi tahıllar ile birlikte kanola başta olmak üzere yağlı tohumlu bitkilerle münavebeye uygun bir tarım ürünüdür.

DİĞER YAZILAR

Dünya Toplam Keten Tohumu Ekim Alanı ve Üretim Miktarındaki Değişim

Dünya Toplam Keten Tohumu Ekim Alanı ve Üretim Miktarındaki Değişim

2017 Yılı İtibariyle Keten Lif ve Tohum Verimlerinin Ülkelere Göre Miktarları

KETEN YETİŞTİRİCİLİĞİNİN TÜRKİYE’DEKİ DURUMU

Keten, Osmanlı İmparatorluğu döneminden 1970’lere değin Türkiye’nin geleneksel tarım ürünleri arasında yer almaktaydı. Özellikle de lif için Karadeniz Bölgesi, tohum için de geçit bölgeleri ile İç Anadolu Bölgesi asıl üretim merkezleri konumundaydı. Fakat tarihsel süreçte yaşanan dönüşümler keten ziraatı ve endüstrisini büyük ölçüde çökerterek günümüz Türkiye’sinde keten kültürünün adeta bütünüyle silinmesine yol açmıştır.

Türkiye, keten yetiştiriciliği için çok elverişli şartlara sahip olması yanı sıra bu konuda da köklü bilgi birikiminin olduğu bir ülkeydi. Karadeniz kıyıları keten yetiştiriciliğinin en çok yapıldığı yerdi. Bu bölge aynı zamanda karakteristik ve iyi kalite dokumalarıyla da dikkat çekmekteydi. Söz konusu dokumalar günümüzde “Coğrafi İşaret” uygulamasıyla yeniden gündeme taşınmıştır. Fakat pamuk başta olmak üzere, bol miktarda ve ucuza ithal edilen jütle rekabet edemeyen keten büyük ölçüde gerilemiş, sonrasında da sentetik liflerin pazarlara hakim olmasıyla adeta faaliyet bütünüyle durmuştur. Ketenciliğin gerilemesinde ülkede yaşanan olağanüstü gelişmelerin de etkisi söz konusudur. Önceleri sanayileşmiş Avrupa ülkelerinden bol miktarda Osmanlı pazarlarına hakim olan keten ve ketene alternatif kumaşlar sektörü baltalamış,  sonrasında I. Dünya Savaşı’nda büyük darbe alan ketencilik sektörü için en önemli yıkım Suriye ve Mısır üzerinden pazarlanan keten dokumaların, savaş sonrası pazarlama kanallarının sınırlar dışında kalmasıyla ciddi ölçüde çöküşe geçmiştir. Böylece Türk ketenleri ulusal ve uluslararası pazarlardan çekilmiş oldu. Getirisi daha yüksek tarım ürünleri (Çay, mısır, fındık gibi) ile rekabet edememesiyle keten yetiştiriciliğinin gerilemiş ve Türkiye genelinde çok iyi vasıflı keten çeşitleri geri dönüşü olmayacak şekilde kaybolmuştur.

 

1950’de keten lif üretiminin dağılımına baktığımızda Türkiye’de 40 ilde lif üretilmiş olup bunların 14’ünde üretim 20 tonun, 9’unda da 10 ton ve altında gerçekleşmiştir. Kocaeli, uzun bir süre keten lif üretiminde en önemli merkez olarak varlığını korumuş ve yakın yıllara kadar da bu durum devam etmiştir. Son birkaç yıldaki duruma baktığımızda Türkiye’de keten yetiştiriciliği birkaç ille sınırlı kalmış olup 1991’de Diyarbakır merkezli olmak üzere sadece 4 ilde yetiştiricilik yapılmıştır. Diyarbakır’daki üretimin tamamı tohum amaçlı olup diğer illerde hem tohum hem lif elde edilmesine yönelik faaliyet gerçekleşmiştir. 2000’e gelindiğinde sadece Diyarbakır ve Kocaeli’nde yetiştiricilik yapılmış ve aynı şekilde Diyarbakır’da yine tohum amaçlı üretim gerçekleşmiştir. Türkiye’de bir süre faaliyet bütünüyle ortadan kalkmış olup son birkaç yılda hükümetin de yönlendirmesiyle kenevirle birlikte tekrar gündeme gelmiştir.

Dünya Keten Tohumu, Lif ve Keten İplik İthalat Değerleri

Dünya keten lif üretiminde Avrupa lider konumda olup lif keten menşeli ürünlerin imalinin % 80’i de Avrupa menşelidir. Günümüzde 14 AB üyesi ülkede toplam 10.000 keten endüstrisine yönelik işletme faaliyetlerini sürdürmektedir. Fransa (Normandiya), Hollanda ve Belçika üçlüsü bu anlamda lider konumda olup söz konusu ülkelerde keten yetiştiriciliği ve keten ürünler endüstrisinin gelişmesi devlet eliyle de desteklenmektedir. Özellikle de son yıllarda artan çevreci eğilimler ve sürdürülebilir kırsal kalkınma prensipleri doğrultusunda ketene büyük önem verilmektedir.

Ketenin çok boyutlu bir bitki olması, özellikle de Fransa, Belçika, Hollanda ve Eski Doğu Bloku ülkelerinin bu anlamda olan uzmanlıklarını hala sürdürüyor olmaları, Kanada ve ABD’den sonra Rusya ve Kazakistan’ın da yoğun bir şekilde bu faaliyete yönelmeleri dikkat çekicidir. Tohumlarından küspesine, yağından liflerine değin çok çeşitli (Doğrudan ya da işlenerek) kullanım alanları, keten yetiştiriciliğinin çoğu lif bitkisine kıyasla kolay olması özellikle kaynakları sınırlı kırsal kesim kalkındırılmasında önemli bir husustur. Fakat ketenden lif eldesinin çok zahmetli olması (Geleneksel yöntemlerin sürdürüldüğü ülkelerde), hala geniş bir keten pazarının bulunmuyor oluşu sektörün ilk etapta iyileştirilmesi gereken noktasıdır. Bu açıdan moda sektörünün de desteğiyle, geleneksel ve modern akımların birleştirilmesiyle ortaya konacak giysi ve ev tekstili ürünlerin özendirilmesi önemli bir başlangıç olacaktır.

Türkiye’deki durum da Dünyadakinden farklı değildir. Çok sınırlı bir pazarı olan keten ve keten ürünlerinin, ayrıca kırsal hayattan da çok zahmetli olmasıyla çekilmesi keten ziraatı ve keten endüstrisini (Hem lif hem yağ açısından) neredeyse bütünüyle silmiştir. Bu açıdan yukarıda sayılan sektörel girişimlerin yanı sıra keten ziraatı da destek kapsamına alınmalı, ilk etapta Sinop, Samsun, Tokat ve Amasya (Özellikle kenevir yetiştiriciliği ve işlenmesine paralel olması amacıyla)’da özendirilmesi gerekmektedir. Yeniden keten ve kenevir lifi işlemeye uygun bir yapılanmaya gidilmesi, keten ziraatının yeniden yerleşmesi ve geleneksel zirai faaliyetlerden biri haline gelmesi için  sözleşmeli üretimle üreticiye alım garantisinin verilmesi gereklidir. Keten lif ve bu liflerden elde edilen ürünler ile keten tohumu yağı konusunda gümrük vergileri yeniden gözden geçirilmeli, yerli üreticinin desteklenmesi yoluna gidilmelidir. Bu sayede keten ve keten ürünleri ithalatına ödenen döviz yurtiçinde tutulup kaynakların yerli üretime aktarılabilecektir. Ayrıca doğal keten ürünlerin hem kişisel sağlık hem de milli ekonomiye katkısı konusunda tanıtıcı faaliyetlerde bulunulmalıdır.

Konuyla ilgili İstanbul Sanayi Odasının Tekstil ve Hazır Giyim Sektörlerinde Sürdürülebilirlik için yayınlandığı yol haritası içeriği önem arz etmektedir.

Kaynak:
Uluslararası Sosyal Bilimler Akademik Araştırmalar Dergisi Dr.Güven Şahin.
fao.org


Filofibra Pazarlama A.Ş.

FILOFIBRA Pazarlama A.Ş. İstanbul’da 1985 yılından beri Türkiye Tekstil piyasasına elyaf, iplik, kumaş satışında servis vermektedir.

Adres

  • Filofibra Pazarlama A.Ş
  • Levent Cad. Sülün Sok. No: 34 1. Levent, Istanbul

  • Tel : +90 212 283 3860/ 9 Hat

  • Fax : +90 212 283 3859
  • Email - Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yurtdışı Adres

  • Filofibra SA
  • Riva Caccia 1 / A Central Park Bldg. 6900 Lugano / Switzerland
  • Tel - +41 91 985 78 11
  • Fax - +41 91 985 78 08 - 09 - 10
  • Email - Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.